Kirkman’ın yıllardır yazdığı,popülaritesini hiç kaybetmemiş
çizgi roman.5 sene ardarda En iyi devam eden seri ödülünü kimselere
bırakmadığını belirtmeliyim.Geçen sene yayınlanmaya başlayan dizisiyle hayran
kitlesini daha da arttırdı.
Kirkman çok zeki bir adam; ekollerin açıklarını bulmakta ve
düzeltmekte tanıdığım birçok yazardan daha iyi.Aynı zamanda trendlere olan
hakimiyeti de hayranlık
uyandırıcı.2000’lerin başından beri yükselen zombi trendi-geçmişte de önemli bir
konseptti ancak bu kadar ateşli bir izleyici kitlesine sahip değildi- sonunda
onu hakettiği yerlere taşıyacak bir yazara kavuşmuş oldu.Nedenlerini şimdi
açıklayacağım.
Kirkman korku unsurunun ölülerin serbest dolaşımından
kaynaklanmadığını kattı zombi konseptine.Tehdit oldukları açık zombilerin ancak
esas tehlikeli olanlar onlar değil:Çünkü hareketleri tahmin edilebilir ve
stratejik düşünme fonksiyonuna sahip değiller.Sadece itkisel güdülenmeleri var
bu da onları kolay avlar yapıyor.Ancak yaşayanlar,daha doğrusu hayatta kalanlar
esas tehdit.Bilinen her kurumun çökmesiyle(din de dahil…neden? Ölüler yürüyor
daha açıklamaya gerek var mı?)insanların üzerinde hiçbir otorite
kalmamıştır,çoğu grup hayatta kalmak için işbirliği yapmaktadır.Kime güvenilip
kime güvenilmeyeceği kesinlikle belli değildir.Normal hayatın ortadan
kalkmasıyla kabile dönemlerinin şiddet ve açık rekabet ortamına dönüş yaşanmış,insanlar yaşamlarına devam etmek için tüm etiketleri ve etik değerleri çöpe
atmıştır.Esas korku unsuru;Kirkman’ın romanında,budur.
Ana karakterimiz Rick Grimes,bir polis memurudur ve
Atlanta’da yaşamaktadır.Bir çatışmada yaralanan Rick aylarca komada
kalır.Uyandığında hastanenin terkedildiğini görür ve hastanenin yeni sahipleri
olan ölülerle tanışır.Karısı ve çocuğunu aramasıyla macerası başlar.Rick’in
geçirdiği değişimler hikayenin ana unsuru olacaktır.Gördükleri onu acımasız ve
kimi zaman kanun kavramından uzak seçimler yapmaya zorlayacaktır.Kıyametin
insanların içinde ne varsa onu ortaya döktüğünü öğretecektir.Bu esnada kendini
gerçekten tanıyacaktır.
Kirkman,hayatta kalma ve yaşama konseptlerini son derece
başarılı bir şekilde işlemiştir.Serinin adı da buradan gelmektedir.Yürüyen
ölüler,dışarıda çürümekte olan talihsiz ruhlar değil her gün yaşadıklarıyla
sınanarak içeriden çürüyen “yaşayan” insanlara göndermedir.İnsanca erdemler
rafa kalkmıştır.İlişkiler çıkarcı değiş tokuşlarla yürümekte,çocuklar
masumiyetin ne olduğunu bile bilmemektedir.İnsanlar yararlılıklara göre
sınıflandırılmakta ve ona göre değer biçilmektedir.
Zombi kıyameti ortamında kimin beklentisinin ne olduğunu tam
bilemem ama çizgi roman zayıf kalplere göre değil.Aynı zamanda dizisi güvenli
oynamak adına esas eseri feci kırpmış,karakterleri rezil etmiş kimi
yerlerde.Arada ki sertlik farkını şöyle açıklayayım dizi,eserin 10’da biri bile
değil.Kirkman’ın kanı donduran zincire vurulmamış karakterleri çok daha canlı
çizgi romanda.
Yürüyen ölülerin dünyası zayıf kalplere göre değil.Artık
genç yok,yaşlı yok,güzel yok,çirkin yok…tüm kavramlar,tüm sıfatlar 2
tane:Yaşayanlar ve ölüler…Yaşayanların hızlı olması gerek,zeki olması
gerek.Eğer yaşayan olarak kalmak istiyorlarsa tabi.
Akıl sağlığı kavramı sürekli irdelenir.Artık sağlıklı
insanlar yoktur.Karakterlerin çoğu,bol bol travma yaşarlar,kaygı bozuklukları
göze çarpar.Travma sonrası stres bozukluğu ise Kirkman’ın imzası
gibidir.Çocuklar bu tarz bozukluklara daha açıktır ve yazar bunları
göstermekten dirhem çekinmez.Kimi zaman karakterler şiddete aşık olurlar,artık
onları durduracak bir şey yoktur.Sonuçta hem otorite yoktur hem de şiddet
uygulanan acı çekme kapasitesinden(ölüler…çoğu zaman) yoksundur.Bu biraz da
koşullara bağlanır.Sağlıklı birinin bu ortamda hayatta kalması çok zordur.Bu
yüzden sağlıksız ya da daha doğrusu geçmiş Dünya’nın sosyal etiketlerini geride
bırakabilmiş tüm karakterler,hayatta kalırlar ve yönetirler:Rick bunlardan
biridir.
Seri okunmayı haketmiyor,talep ediyor.En son çıkan sayısı
101.Siz de yürüyen ölüler enfeksiyonundan payınızı alacaksınız o konuda endişeniz
olmasın.Eğer kıyamet sonrası veya korku romanları sizi çekiyorsa,henüz okumamış
olmanız ciddi bir kayıp.
“Dead don’t kill their own,İt’s the living you should be
afraid of..”(Ölüler kendilerinden olanı öldürmez,esas yaşayanlardan korkun)
Yeni incelemelerde görüşmek üzere.
Vallahi ellerine sağlık çok güzel bir inceleme olmuş.
YanıtlaSil