13 Ocak 2013 Pazar

Zoe'nin Öyküsü, John Scalzi




Yaşlı Adam'ın Savaşı serisinin son kitabında; John Perry , Jane Sagan'ın evlatlıkları ve Charles Boutin'in kızı olan Zoe'nin ağzından "Son Koloni" nin hikayesini dinliyoruz. Seri bu kitapla son buluyor.

Zoe, karmaşık bir ailevi geçmişi olan politik ve kültürel ( kimi yerde dini ) sayılabilecek bir figür olmasının yanında 16 yaşında bir kız. Kendini, hayatı ve insanları acımasız bir evrende tanımaya çalışan bu genç kızın verdiği kararlar ve olmayı tercih ettiği kişi bir koloni ve 2 ırkın kaderini belirliyor. Ailesinin desteği ve sevgisiyle geçmişinin yüklerini sırtlayan başkalarının gurur ve günahlarını taşıyan genç kız, kendi kanatlarıyla uçmayı öğrenmesinin öyküsünü bizimle paylaşıyor. Hikaye bilmediğimiz bir hikaye değil, serinin 2. ve 3. kitaplarının farklı bir ağızdan özeti olarak da algılanabilir.

Sürekli olduğu kişi için değil de simgelediği şeylerle yargılanan genç kız, bir young - adult romanın tüm içeriğini taşıyan karakter pozisyonunda : büyüme sancıları, kendini keşfetme, aşk, ihanet, aileyle çatışma, mahremiyet arzusu, küstahlık, isyan... Bu young adult romanın bir bilim kurgu olması ve militarist yapısı ise diğer eserlerden ayrıldığı nokta.

Yazarın dili tüm serilere göre daha düzgün ve alaycı tarzını çok fazla karaktere dağıttığı için karakterlerin özerkleşmesini ve ayrı algılanmasını engelliyor. Amerikan esprilerine daha az yer vererek doğru bir seçimde bulunmuş olan yazar, mizah dozunu çok fazla kaçırmamış bu kez. Hala tasvirlerde sıkıntı olduğu gözden kaçmamakla beraber dilin akıcı olması bu eksiğin gözden kaçmasına neden olabilir. Sosyal dinamikleri ve benlik, bilinç kavramları üzerinden 3 kitap kurgulamış olan yazarın konuyla ilgili daha çok çalışması gerektiği açıkça ortada.

2. kitaptan beri seriye dahil olan ve önemli yer işgal eden Obin ırkı zeka sahibi ancak benlik oluşturamamış olan, üstün yaratıcı ırk Consu'ların genetik mühendisliği ürünü. Obinlerin bilinç ve benlik arayışı bir anlamdan matriyarkları olan Zoe'nin hayatı deneyimlemesini gözlemleyerek yaptıkları bir eylem. Zoe'nin korumaları onu hep gözetliyor ve koruyorlar. Bu durum mahremiyet arzu eden genç kızı kızdırsa ve üzse de aileden kabul ettiği korumalarına karşı güçlü bir bağlılık ve sevgi duyuyor.

Eleştirmem gereken yan ise bu sosyal dinamiklerde yatıyor. Obinler zeka sahibi ama benlik geliştirmemiş bir ırk demiştim. Bir bilim kurgu eserinde dahi mümkün olmayan bir motif bu ne yazık ki. Benlik, yani ben - öteki ayrımını yapamayan bir ırk fonksiyon sahibi olamaz; bir kültür geliştirip uzaya açılamaz, çünkü ben bilinci oluşmazsa grup bilinci oluşmaz, dolayısıyla kültür ve uygarlık gelişmez. Aslında alt metinle desteklendiği takdirde çok güçlü eleştiri niteliği taşıyabilecek bu motif çok kısa kaçan bir kurgu oyunu olmaktan öteye gidememiş.

Seriye veda ederken daha önce söylediklerimden başka bir şey söyleyemeyeceğim. Ustaların yakınına bile yaklaşmıyor; Haldeman, Heinlein performansı beklemiyorsanız çerez niyetine okunabilecek bir kitap. Çeviri hatalarına denk gelmedim, redaksiyon çalışması da yerinde ( bir iki yer hariç ). Militarist bilim kurguları seviyorsanız veya seriye aşinaysanız vakit ayırmanıza değecektir. Keyifli okumalar dilerim. başka incelemelerde görüşmek üzere.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder