Bellis Coldwine, Yeni Crobuzon'dan sömürgelerine giden Terskipor gemisine binmiş yeni bir hayata yol almaktadır. Şehirden uzaklaşması gereken Bellis, soğuk ve içine kapanık bir akademisyendir. Gemisi korsanlar tarafından tarafından ele geçirilen Bellis, küçük derebeyliklerden oluşan yüzen korsan şehri Armada'ya götürülür. Armada, imkansız gözüken bir amaç uğruna sakinlerini ve kaçırdığı esirlerini Bas-lag'ın öbür ucuna dek sürükleyecek bir yolculuktadır. Bellis'in evine dönebilmesi ise bu maceradan şehri geri döndürmesine bağlıdır...
Armada, kaçaklar, hainler, yenilmişler ve devşirmelerden oluşmuş toplama bir filo. Küçük derebeyliklere ayrılmış olan şehir son derece kozmopolit bir yapı sergiliyor. Crobuzon'la benzeşen yönü ise doymak bilmez bir tüketim deliği olması. Tüketimcilik metasıyla özdeşleşen bu iki şehir yapı ve organizasyon açısından ciddi farklılıklar sergiliyorlar. Tekraryapımlara ayrımcılık uygulamayan Armada, kendini sürekli geliştiren ve büyüyen bir koloni. Şehrin güç odağında "Sevgililer" lakaplı bir çift bulunuyor. En güçlü derebeyler olan Sevgililer, şehri kendi hırsları uğruna dehşet verici zorluklarla karşı karşıya getirmekten çekinmiyorlar.
Tüm kurgu boyunca kullanılan Bellis, İlk kitaptan tanıdığımız İsaac'ın eski sevgilisi. Islak pervanelerin ortaya çıkışı ile İsaac'ı tanıyan insanların bir bir ortadan kaybolması, şehrin milis güçlerinin işi olduğundan şüphelenen Bellis, kendini sürgüne yolluyor. Deniz şeytanı'nı çağıracak talimatları içeren kitabı çevirebilecek kadar bilgiye sahip tek insan olduğu için Bellis, Armada'nın tüm planlarına bir şekilde dahil olmak durumunda.
Silas Fennec, Crobuzon ajanı olarak çıkarcı ve manipülatif bir karakter; Tanner Sack onu cezalandırıp bir tekraryapıma çeviren Crobuzon'un sürgününden kurtulunca Armada'yı ve yeni bedenini benimsiyor, gönüllü olarak ameliyatlarla bir deniz canlısına dönüşüyor. Bellis ise kütüphanede görevlendiriliyor ve şehri benimseyemediği için yabancılaşma ve izolasyon içinde kütüphanede çalışıyor. Armada'nın gardiyanı ve Sevgililierin şampiyonu Uther Doul ise efsanevi bir şehirden gelen bir dövüş ustası ve münzevi.
Yazar, Kopenhag yorumu ve olasılık teorileri üzerinden kurguladığı eserinde, Bas-lag'ın geçmişi ve kültürel yapısı ile ilgili çok sayıda detayı okuruna sunuyor. Bilim kurgu öğelerini ilk kitabından daha çok motiflerine yediren yazar, özellikle Armada ve Crobuzon arasındaki deniz savaşını son derece detaylı ve güçlü tasvir etmiş. Dünya'yı yıkıma sürükleyen olayları; Sıtma Kraliçeliği ve Hayaletkafa İmparatorluğu'nun hükmü dönemleri üzerinden merak öğesini son derece etkili kullanmış. Crobuzon ve Armada'nın güç ve sömürgeleştirme takıntısı ve asimilasyon politikaları ciddi siyasi eleştiriler içeren pasajlarda işlenmiş.
Güzel tasvirleri, ince eleştirileri, merak öğesini ustaca kullanması, akıcılığı eserin çok büyük artıları. Fantezi ve bilim - kurguyu ustaca melezleyen genç yazar, olasılıklara açılan bir öyküyü, mektubuyla ve samimi ifadeleriyle sonuna kadar başarılı bir şekilde götürmeyi bilmiş. Sosyo - kültürel açıdan detaylı analizleri ve zekice bir kurgusal mimarinin eseri olan romanı okunmayı kesinlikle hak ediyor. Keyifli okumalar dilerim. Başka incelemelerde görüşmek üzere.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder