28 Kasım 2013 Perşembe

Uzayda Kaybolanlar, Robert A. Heinlein


Vanguard adlı yıldız gemisi uzayda kaybolur, Centaurus yolunda 2 kuşak boyunca sürecek yolculuğunu tamamlayıp tamamlamadığı bilinmemektedir. Ancak Jordan Vakfı'nın inşa ettiği bu sağlam ark uzayı yarıp yoluna planlandığı gibi devam etmektedir. İçinde yaşayanlar ise dünyalarını sadece bu metal tabuttan ibaret sanmaktadır. İçlerinden biri, genç Hugh Hoyland, gerçeği keşfedecek ve üst güverteleri işgal etmiş olan mutantlar ve sıradan insanlar arasında barış yapılmasını sağlamak ve yolculuğu tamamlamak için canını ortaya koyacaktır...

İnsanların toplumunda sert sosyal kontrol parametreleri mevcut: evlilik ve gelecek ( iş ) seçimi tamamen kıdemli ( yaşlı ) kişilerin tekelinde. İçlerinde en yaşlısı "Şahit", olarak yargıç, alim rolünü üstleniyor. Yazar din ve tanrı sorgusuna girerken yolcuların içindeki yaşadıkları metal dünyaya çok sayıda imge ve anlam atadıklarını kozmogoniden de yararlanmış. İç grup- dış grup çatışması, asiler ( mutantlar ) ve insanlar arasındaki sürtüşmeler üzerinden irdelenmiş. Ağır bir teknokrat kültürün hakim olduğu gemi yaşamı, fizik ve sosyal kıstasların karıştırıldığı bir sosyal etiket ve imgeler çrobasına dönmüş. Kozmogoni ve dini yazıtlarında geçen saf ırk vaadi, neonazi kökenli psotulatlar içeriyor. Dinin ve teknolojinin birleştiği bu kültürde, çok sayıda Orwellyen tezat kullanılmış.

Proleter isyan tohumlarını gençler arasına atan yazar, hem sınıf hem de kuşak çatışmasını harmanlamış. Tıbbi iktidar yergisine giren yazar, Galileo atfında bulunmuş ( çok başarılı ). Tüm bir inanış sistemine, önyargılara, tabulara açılan savaş mutantlar ve insanlar arasında kısıtlı bir barış yapılmasına olanak vermiş. Makyavellizm yergisinde bulunan yazar, iktidarın yozlaştırdığını Narby karakteri üzerinden aktarmış. Heinlein ustaya yakışmayan bir yalınlık ve basitlik, kimi yerde göz yoran seksist ifadeler metnin değerini düşürüyor. Kitabını zayıf bir sonla kapatan yazarın acemilik çalışmalarında biri olan eseri devasa mantık hatalarına da ev sahipliği yapmakta ( tüm dünyası güverteler ve yıldız gemisi olan, Dünya ve uzay'a dair hiçbir bilgisi olmayan bir karakterin "Jupiter'den büyük" diye yorum  yapması affedilir gibi değil. )... Türün hayranlarına değişiklik olacaktır ancak beklentilerini düşük tutmalarını önermem gerekli... keyifli okumalar dilerim. Başka incelemelerde görüşmek üzere.

Not: Brian Aldiss'in "Yıldız gemisi", aynı konseptte çok daha güçlü bir kurgu ve sosyal altyapıya sahip, ilgilenenler Metis bilimkurgu'dan çıkmış bu kitapla susuzluklarını giderebilir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder