17 Kasım 2012 Cumartesi

Treasure Planet



James Hawkins, asi bir gençtir. Babası yıldızlara açılıp geri dönmediğinden bu yana annesinin üzerinden yük almak adına pek bir şey yapamamıştır. İşlettikleri küçük inin yakınına düşen bir bir araçtan kurtardığı yaşlı denizci hazinesini Jim'e bırakır. Ancak incelemeye fırsat bulamadan çocukken hayranı olduğu korsanlar ini basarlar. Annesinin tüm emeği alevler içinde yiter gider. Yaşlı denizcinin emaneti aslında Jim'in hayran olduğu uzay korsanı Flint'in hazinesinin anahtarıdır, aynı zamanda haritası... Binlerce gezegenin hazinesi bir yıldız yolculuğu ötededir. Annesine yardımcı olmak ve içindeki macera aşkıyla yola çıkmayı kafaya koyar Jim. aile dostları astrofizikçi ve sakar kaşif  Doppler, yolculuğu finanse eder ve Jim'e göz kulak olacağına söz verir. R.S.S. Legacy  tayfasına katılan ikili hayatlarının macerasına çıkacaklardır....


 


Jim açısından macerası heyecanlı değildir. Basit bir miço olarak görevlendirilen Jim, aşçı Silver'la beraber ayak işlerine koşmakta, başını kaşıyacak fırsat bile bulamamaktadır. Silver,Yaşlı denizcinin Jim'i uyardığı acımasız cyborgtur ve genci ayak altından uzaklaştırmak için başına iş yıkmaktadır. Kaptan Silver ve tayfası zamanı gelince isyan edecek, gemiyi ele geçirip hazineye konacaklardır. Ancak yaşlı deniz kurdunun hesap etmediği bir şey olur: Jim'le yakınlaşırlar. Jim, Silver'ı onu terk eden babasının yerine koyar, Silver ise bu genç miçodaki azim ve zekaya hayran kalır, ve onu korur; kimi zaman kendisinden bile. Zamanı gelince herşey plana uygun gidecek midir? Binlerce gezegenin hazinesi kimin olacaktır?

 

Çizimler akıcı ve doğal olarak Disney kalitesinde. Kaşifler çağının giyim ve teknolojisini, gemi dizaynlarını yıldızlara taşıyan çizerler tezatı tatlı bir gerçeküstülükle sunmuşlar: Yıldız rüzgarlarıyla şişen yelkenler, uzayda geminin yanından geçen balina benzeri canlılar imkansızlar... Ama onları bu kadar masalsı ve güzel kılan yanı da bu zaten. Denizlerde gemicilerin ( eskiden tabi ) korkulu rüyası olan girdaplar, bu animasyonda bize kara delikler olarak aktarılmış. Esprili dilini ve denizci argosunu, esere saygısızlık etmeden yıldızlara taşıyan film, Steampunk teknoloji ve arka planı yıldızlar arası seyahatin gemi yolculukları kadar rahat olduğu bir geleceğe taşıyarak ve fanteziden de biraz beslenerek çok güzel bir melez yaratmış. Keyifli bir macera sunmuş.

 

Ses oyuncuları genel olarak başarılı ve aksanlar, argo üzerinde hakimler. Ancak bazıları gerçekten ön plana çıkıyor. Örneğin genç Jim'i seslendiren Joseph-Gordon Levitt ( en son Looper'da genç Joe olarak izledik ), Kaptan Silver rolünde göz kamaştıran, ünlü dizilerden tanıyabileceğimiz Brian Murray, Kaptan Amelia rolünde Emma Thompson ( en son Brave'de Elinor'u seslendirdi ), ve Doppler rolünde Frasier dizisinden tanıdığımız David Hyde Pierce, gerçekten çok başarılılar. Bu Heyecan dolu macerayı 7'den 70'e tüm izleyicilere tavsiye ederim. Başka incelemelerde görüşmek üzere.

"You're gonna rattle the stars, you're." Kaptan Silver

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder